Kış geldi nihayet! :D

Bugün başka bir gün. Nihayet özlediğim, başlamadığı için depresifleştiğim kış kendisini gösterdi! :) Sırada kar var...Bir an önce yağsa da kendimi oradan oraya yuvarlasam.

İstanbul'da kış çok çekilmese de uzun süren yazın ardından kar fırtınasına bile sevinebilirim. Kışı sevmeyenler kulağımı çok çınlatacaklar ama: Hoşgeldin kış..Gitme olur mu? :)

Byousoku 5 Centimeter: Saniyede 5 Santimetre Soundtrack :)

Önceki yazımda bu filmin son sahnesindeki şarkıyı bulduğum gibi paylaşacağımı belirtmiştim. İşte buldum, tekrar dinledim ve tekrar etkilendim. Sizin dinlemeniz için de buraya koyuyorum..İyi dinlemeler :)

Windows installation by Tokujin Yoshioka

Capon tasarımcı Tokujin Yoshioka tarafından Maison Hermes için hazırlanan windows installation tek kelimeyle "ferahlatıcı" bir uygulama.

Üstüne söylenecek birşey bulamadım. İzleyin, benim gibi hayran kalın derim :)



Tokujin Yoshioka'nın bütün çalışmaları için: http://www.tokujin.com/

Happy Birthday Ichigo!

Kendisini Ichigo zanneden, gerçek bir katanası olsa etrafı kesip biçmesinden ürktüğüm sevgili Ertan 30 Kasım itibariyle 29,99.... yaşına bastı :) (30 olduğunu kabul etmemekte ısrarcı kendileri)

5 Aralık akşamı sevdiğimiz hemen herkesle (gelemeyenler oldu) Hayal Kahvesi Bistro'da başlayıp Mojo'da biten güzel bir gece geçirdik. İşte geceden bir kaç kare size:

Capon turistler Gürbey ve Oylum o kadar çok fotoğraf çektiler ki buraya hepsini koymam mümkün değil :)

Bir küçük dip not: Bu Capon turistler Ertan'a Bleach figürleri hediye ettiler. Kıskandım zaar...Ben oynarım ki onlarla heheh

Byousoku 5 Centimeter: Saniyede 5 Santimetre

Anime hastası Ertan'ın bana kattığı bir diğer güzellik de "Saniyede 5 Santimetre" isimli Makoto Shinkai yapımı capon animesi oldu.

İzlediğimden beri etkisinden kurtulamadığım bu film hakkında size çok şey anlatmama kararı aldım. Zira bence bulup izlemeniz gerekiyor. Ama şu kadarını söyleyebilirim: film oldukça gerçekçi ve duygusal. 3 bölümden oluşan filmi bir solukta izleyeceğinizin garantisi benden :)

Buradan Ertan'a tekrar tekrar teşekkürü bir borç bilirim efem ;) İndirebilirsem, filmin sonunda duyulan ve muhteşem sözleri olan şarkıyı da buradan paylaşacağım...

Öğrenci Capon

Yeniden öğrenci olmak zormuş sevgili okur...Bir hevesle başladığım yüksek lisanstan memnunum memnun olmasına da ah şu sınavlar da olmasa...Bir müddet ilgilenemeyebilirim caponlarla. Bu artık onları sevmediğim anlamına gelmiyor tabi...

Beni ve caponları unutmayınız efenim...Yakında görüşürüz ;)

Capon'u Türk'ü farketmez...Minicik bir tebessüm paha biçilemez!

Başkalarının mutluluğu ile mutlu olabilmektir insanlık...Bunun tadına bir kez varıldı mı vazgeçilmeziniz olur. İşe minicik elleri tutarak başlayalım. Lösemili çocuklar için ufacık da olsa bir umut kaynağı olmak, yüzlerindeki tebessüme şahit olmak bir ömre bedel...

Sizden ilk ricam bunu okumanız...Farkedebilmek, görebilmek için...

Siz de "Görmekle yetinmem, destek olmak istiyorum" diyenlerdenseniz, o zaman buradan ya da buradan buyurun.

Duyarlılığınız için şimdiden çok teşekkür ederim....
Sevgiyle kalın.

Sailor Moon kafası :)

Çöp adam çizmekten daha fazlasını yapabileceğimi kendime ispatlamak için bugün itibariyle kolları sıvıyorum ve işe geçmişte kalan Sailor Moon hastalığım şerefine kendisinin kafasını çizmekle başlayacğım. :)

Siteleri biraz kurcaladım ve bu konuda bana yardımcı olacak bir kaynak buldum. İşte ilk resme ulaşmam için geçmem gereken aşamalar:

Bir Capon'dan: Geometric Pop Art

Yetenekliler diyorum, kıskanıyorum diyorum ama dediğimle kalıp hayran hayran bakmaya devam ediyorum bu Caponlara :) İş arasında yeni bir Capon yetenek keşfettim. Tadaomi Shibuya isimli bu Capon sanatçı 1973 doğumlu ve şu anda Yokohama'da ikamet etmekte. Sanatı "Geometric Pop Art" olarak adlandırılıyor.

Bakın kendisi sanatını nasıl tanımlamış:

My art has many straight lines because the straight line is a uniquely human concept. I follow this concept as a basic rule. I am trying to create a futuristic world that is outside of our atmosphere or universe. I am also implying unfairness in the world and a warning to what the world is facing. At the same time, I am trying to have a message of hope, joy and calmness for the future.

Bu da kendisinin web sitesi: http://www.tadaomishibuya.com/

Wishlist'e 2 adet eklenecek: Jika-tabi

Sıradaki isteğimiz ultra eğlenceli Capon ayakkabısı Jika-tabi! Ama işi yüzsüzlüğe vurarak pahalı olmayan bu ayakkabıları hayırseverlere sunduğum wishlist'ime eklemiyorum. Azcık para biriktirsem ben alabilirim bunu evet :)

Ama 2 adet olacak..Bir Ertan'a bir de bana :) Tek kaygım sokakta bunlarla yürürken deli muamelesi görmek :))

Sushi Jewellery...Yummy!

Etsy'de şöyle bir turlar iken, karşılaştığım takılar midemi kazındırıverdi sevgili okur. Tatsuko isimli tasarımcının yaptığı Sushi Jewellery tasarımları oldukça güzel ama bende o takıları takma isteği yerine 10 adet sushi'yi mideye indirme isteği uyandırdı :)

Buyrunuz, bakınız:

I am a Harajuku Lover!

Bundan bir kaç ay önce, Ertan'ım ile Sephora'yı arşınlamaktaydık...Aslına bakarsanız pek sevmem kozmetiğe para yatırmayı ve kozmetik ürün satan dükkanları gezmeyi. Ama o gün bir koku beni Sephora'ya çekiverdi.

İki adım attıktan sonra Ertan bana "Bak capooonnn!!! Burada senden birsürü var!" diye seslenince ben dahil herkes Ertan'ın olduğu tarafa baktı. Belki kimse neye baktığını farketmedi ama ben aşağıda fotoğrafını görmüş olduğunuz şişeleri farkedince neye uğradığımı şaşırdım :)

Gwen Stefani tarafından yaratılan Harajuku Lovers parfümleri hem şişeleri hem de kokularıyla gerçekten muhteşem! Ama siz sevgili okurları üzmemek adına fiyatından bahsetmiyorum :) Bu marka altında ayrıca kıyafet, saat gibi ürünler de var (çocuklara yönelik ama ben de kullanırım ki:))

Buraya göz atmak isteyebilirsiniz: http://www.harajukulovers.com/

Wishlist'e derhal eklensin!

Yağmur yağıyor, seller akıyor, Capon kızı camdan bakıyor :)

Mutluluğumu paylaşıyorum sevgili okur. Yağmur yağıyor!!! Havanın en sevdiğim halidir kara bulutlu, yağmurlu hali. Şimdi alın sıcacık bir kahve, bakın camdan dışarıya, dalın koskocamaaann hayallere :)

Sağdaki de bana benziyormuş az evvel farkettim hehe :)

Bir başka Capon yetenek: Oki Sato

Diyorum ki bu Capon yeteneklere sürtünsem, bana el verseler, ne bileyim koklasam vs acaba çöp adam çizmekten öteye gidebilir miyim? Bunu yapamasam bile bakmak da eğlenceli...Sabah sabah yine karşıma yetenekli bir Kanada doğumlu Capon çıktı. Oki Sato isimli bu Capon'un çalışmalarına bakarak güne başlamak belki benim ve senin yaratıcı ruhumuzu tetikler sevgili okur...

Şunlara bir göz atın derim...

Ben seçmekte zorlanıyorum okur...İşte burada yüzlerce çalışmasını bir arada bulabilirsin: http://www.nendo.jp/ ...Yorma beni :)

Bir takım Caponumsu ve Capon sever insan

Geçen haftasonu en sevdiklerimle dedik bir toplaşalım, kahvaltı yapalım. Ama homini gırtlak olan bu ekibin kahvaltısı tahmin edeceğiniz üzere brunch oldu. Sonrasında da içimizdeki alışveriş canavarını dışarı çıkararak kendimiz vurduk yollara....Blog'un konusuyla alakalı olmasa da sevgili okur, beni ve çevremi tanımanız adına o güzel günden bir kaç fotoğrafı aha da yazının altına yapıştırıyorum. Bir diğer amacım da sesimi duyacaklarını ümit ettiğim güzel insanların (hani şu wishlist'e el atacak olanların) şahsıma sempati duymaları, ego tatmini vs vs...

Ufak bir not: Bu karelerdeki herkes Caponseverdir...Olur da beni Tokyo'ya çağırırsanız, onları da yanımda misafir etmeniz size artı bonus olarak geri dönecektir...

Yorgun Capon'un bitmeyen istekleri

Okuldu, işti derken günde kaç kilometre yol teptiğimi bile hesaplayamadığım şu günlerde yorgunluğun, uykusuzluğun dibine vurdum sevgili capon sever okur. Ama hala başka dertlerin peşindeyim. Madem diyorum sosyal hayatımı kendi ellerimle kısıtladım, kendi ellerimle düzene sokmam da mümkün.

Peki sence bu durumda aklıma ilk gelen ne oldu? Tabi ki Caponca kursuna gitmek! Hatta işin cılkını çıkartıp, ileride bu satırların caponcasını da yazmayı koydum kafama (ömrüm yeter ise elbet). Ama bir durup düşünelim...Haftaiçi evden sabah saat 7:45'de çıkıp akşam saat 23:00'da döndüğümü düşünürsek, bu günler içerisinde herhangi birşey yapma şansım kalmıyor. Yani kurs için kala kala bir haftasonu kalıyor. Bu da hem başka hiçbirşeye zaman ayırmamam demek, hem de yeryüzünün en kazık dillerinden birisini öğrenme sürecimi yaklaşık 3 katına çıkartmam demek. Akıl karı değil ama bende şu sıralar o akıl denen şeyden pek bulunmuyor. Yani garantisi yok, her an başlayabilirim.

Eğer bir gün başlar isem sevgili okur, işte o zaman şuradaki listenin güncellendiğini görerek hislerime ortak olabilirsin. Ha, olur da ben başlamadan önce parlak beyinlere yatırım yapmayı seven bir hayırsever listemi görür de bana burs verirse...Hayal kurmak güzel, evet :)

İngiliz aşkı oldu Capon aşkı!

Bu aralar (çok zaman ayıramasam da) Shakespeare'in muhteşem eseri Romeo&Juliet 'in manga versiyonunu okuyorum. Çizimler gerçekten muhteşem. Ama birebir aynı replikler kullanıldığı için zaman zaman ok komik olabiliyor :) Yine de tarafımdan tavsiye edilebilir...

Online'da da farklı bir versiyonunu buldum sizler için. Hatta kendim için de :)

Eğer vaktiniz olursa bir göz atın derim bu linke: http://www.onemanga.com/Romeo_x_Juliet/1/00-cover/

Hatta benden önce okursanız da bir zahmet online versiyonu hakkındaki fikirlerinizi yorum olarak bu yazının altına konduruverin :)

Romeo&Juliet aşkına!

Bir deli Capon: Liisa Hashimoto !

Evet taktım kafayı Capon tasarımcılara. Daha dün Almanya'da yaşayan bir arkadaşımla konuştuk bu konuyu. O da orada mimarlık okumaya başlayacak... "Almanya'da Caponların peşinden koşturuyorum, inanılmaz yetenekliler" dedi. Değiller diyen varsa buyursun aşağıda bulunan ve Liisa Hakhimoto tarafından tasarlanan deli işi tasarımlara bir göz atsın. Kendisinin manevi kardeşi olasım var.

Daha fazlası için sizi şöyle alalım: http://www.klimt02.net/jewellers/index.php?item_id=10647

Ofisinde çalışsana Caponum!

Yine Flickr..yine caponların metro istasyonunda bir uyarı levhası :) Ben bu uyarı serilerinin hastası oldum. Ne diyor bu seferki? "Ofisten metroya iş taşıma!" :))

Paran yok dediler, Kimono alamazsın dediler :(

Dün, yani 11 Ekim pazar günü, en sevdiklerimle Beyoğlu'nu arşınlayıp kendimizi alışverişe vurduk. Birçoğunuz zaten biliyordur, Taksim'de capon kıyafetleri satan Edo isminde bir mağaza açıldı. Fiyatlarının "biraz" tuzlu olduğunu bildiğim bu mağazaya, uzun zamandır sadece gidip bakınmakla yetiniyorum. Dün, yine topluca istila ettik mağazayı :).

Sanıyorum, mağazanın sahibi beni artık tanıyor, her girdiğimde de birşey almadan çıkacağımı biliyor :) Dün ben yine Kimonolar ile koklaşırken, en beğendiğimin fiyatını sordum. Kendisi bana "Söylemeyeceğim, boşver" dedi :D Ben "Neden yahu?" deyince de, "Fiyatı biraz pahalı, moralin bozulmasın sonra" dedi. Hahahaha :)) Güç bela kimononun fiyatının 650 TL !! olduğunu öğrendim. Moralim bozuldu mu? Evet :(

O zaman buradan herkese sesleniyorum: Caponya'ya gideniniz olur ise, beni bulsun. Kendisinden isteklerim olacak :)

Yetenekli Capon Kişisi: Kazuhiro Yamanaka

Pek sevdiğim Fubiz'de ne zaman ki bi capon sanatçı görürüm, içim kıpır kıpır oluverir...Bugün de Google Reader'ı açtığımda karşıma ilk çıkan capon tasarımcı Kazuhiro Yamanaka'nın harika tasarımları oldu!

İşte yetenekli caponun çalışmalarından bir kaç örnek size....

Daha fazlası için buradan buyurun: http://www.kazuhiroyamanaka.com/